MEMUR-SEN’e bağlı Eğitim-Bir-Sen,Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Yeni Müfredatına hakkında üyelerinden gelen 4 bin 630 değerlendirmenin sonucunu açıkladı.
Eğitim alanındaki en güçlü sendikalardan biri olan Eğitim-Bir-Sen, yeni müfredata kırık not verdi. Bakanlığa iletilecek raporda, “Mevcut öğretim programlarımızın pahalara yaklaşımı sistematik ve planlı olmaktan uzaktır” denildi.
Müfredatın Bir İdeolojisi Yok !
Eğitim-Bir-Sen tarafından yapılan açıklamada, “Çalışmalarımızda uzman takımımızın yanı sıra üyelerimize gönderdiğimiz “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Yeni Müfredat Taslağı Kıymetlendirme Anketimiz” ile üyelerimizin de fikir ve tekliflerini alarak tahlilleri tamamladık. Bu manada üyelerimizden gelen 4 bin 630 değerlendirmenin tahlillerini yaptık ve Ulusal Eğitim Bakanlığı’na teslim etmek üzere bir rapor hazırladık. Türkiye’nin 21. yüzyıl marifetleri kapsamında ele almış olduğu maharet temelli eğitim modeli fikrinin yerli ve ulusal hale getirilmesi ve bunun yanında eğitim ideolojisinin oluşturulması tartışmaları ve bu alanda atılmış adımlar hayli değerlidir. Bu kapsamda açıklanan öğretim programlarını sayfa sayfa okuyarak her bir ayrıntısı not ettik; programın ideolojisi, istikameti, pedagojik yaklaşımları ve bağlamını ele alarak Millî Eğitim Bakanlığı ile paylaşmak üzere bugün tamamladık. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde eğitim sistemlerinin maksatlarının gerçekleştirilmesinde kıymetli bir yere sahip olan öğretim programlarının, müfredatın bir ideolojisinin olması gerekmektedir. Bu ideolojinin meydana gelmesinde ise toplumun sosyolojik, ruhsal ve fizikî ögelerinin bir ortada olduğu bağlamın oluşturulması gerekmektedir”
Milli, Manevi ve Üniversal Kıymetler, Farklı Derslere İlişkin Öğretim Programlarına Konulmalı
Öğretim programlarından, ders kitaplarından toplumsal yapıya uygun olması, pedagojik gereklilikleri karşılaması, toplumsal gelişim ve gerçeklere uygun olması ve bu kapsamda paha transferine katkıda bulunması beklenmektedir. Mevcut öğretim programlarımızın bedellere yaklaşımı sistematik ve planlı olmaktan uzaktır. Üniversal, ulusal ve manevi bedeller kapsamında yapılan tahlillerde bilhassa ulusal ve manevi kıymetler bakımından programların ekseriyetle çok hudutlu bir içeriğe sahip olduğu anlaşılmaktadır. Programlarda kıymet eğitiminin sistematik bir biçimde ele alınmadığı, program açıklamalarında belirtilenlerle kazanım seviyesindeki durumun birbiriyle örtüşmediği, hasebiyle pahalara yaklaşımı bakımından iç tutarlılığı yüksek olmayan programlarla karşı karşıya olduğumuz görülmektedir. İnsanlığın savaşlar, işgaller, katliamlar, ekonomik krizler hasebiyle kozmik seviyede bedeller krizi yaşadığı bir periyoda girildiği göz önünde bulundurularak, tüm insanların vicdanını harekete geçirecek bedeller tekrar tanımlanmalı ve bu kıymetlerin eğitim sisteminin her basamağında yer alması için gerekli önlemler acilen ele alınmalı; toplumumuzun ve insanlığın şimdiki gereksinimleri doğrultusunda ulusal, manevi ve üniversal kıymetler, farklı derslere ilişkin öğretim programlarına konulmalıdır.
Değerler Yalnızca Bilişsel Açıdan Ele Alınmamalı
Öğrencilere belirli bedellerin kazandırılması süreci yalnızca belli derslerle sonlu olmamalıdır. Okulda bedeller eğitimine bütünsel bir anlayışla yaklaşılmalıdır. Bu kapsamda pahalar ilgili tüm derslerde verilmeli ve bedel transferi okuldaki genel atmosfere yansıtılmalıdır. Değerler yalnızca bilişsel alanda ele alınmamalı, duyuşsal açıdan da ele alınmalı ve maharet boyutu ihmal edilmemelidir. Programlarda pahaların duyuşsal alanla ilişkilendirilmesi yapılmalı ve yalnızca bilişsel boyutta kalan kıymet transferinin uzun vadede tesirli olamayacağı unutulmamalıdır. Millî Eğitim Bakanlığı’nın, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Müfredat Taslağı’na” yönelik yapılan çalışmaları ve emekleri dikkate alıp ulusal, manevi ve üniversal bedellerine değer veren, fizikî, bedensel, zihinsel, ruhsal ve ahlaki gelişimini sağlayacak ve nitelikli jenerasyonların yetiştirilmesine katkıda bulunacak bir müfredat oluşturmasını temenni ediyoruz. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)